Fizyoterapi uygulamalarına yenilikçi bir soluk geliyor. Kendi alanında uzman üç çocukluk arkadaşının, fizyoterapiye erişim sorunu yaşayanlar için özsermayeyle geliştirdiği platform, kullanıcıların tedavi ve egzersize daha kolay erişebilmesini sağlayan kapsamlı bir dijital sağlık ve deneyim çözümü olarak konumlanıyor.
Kas ve iskelet sistemi rahatsızlıklarında fizyoterapinin
faydalarına ilişkin farkındalık her geçen gün artıyor. Research and Markets
araştırmasına göre, fizyoterapi hizmetleri pazarının büyüklüğü son yıllarda
önemli ölçüde arttı. 2024’te 50,7 milyar dolar olan pazarın, 2025'te 54 milyar
doları zorlaması bekleniyor. Uzaktan fizyoterapi hizmetleri ise hem günlük
yaşamda vakit kaybını önlüyor hem de hasta dilediği yer ve mekanda tedavi
olabiliyor.
Türkiye’de geliştirilen bir sanal gerçeklik platformu, yaşattığı
fizyoterapi deneyimiyle hem etkili hem de eğlenceli bir iyileşme süreci sunmayı
hedefliyor. Deneyimsel İnternet Üzerinde Fizyoterapi için Geliştirilmiş Yeni
Nesil Sanal Gerçeklik Platformu XRVERY’nin Kurucu Ortakları Mehmet Acar, Prof.
Dr. Burçin Ekser ve Prof. Dr. Çağatay Öztürk, yenilikçi bir teknolojiyle klasik
fizyoterapi ve sporu dönüştürüyor, daha etkili ve motive edici hale getiriyor.
Tamamen özsermayeyle hayata geçirilen güçlü ve sürdürülebilir dijital sağlık
platformu, kurucu ortakların teknoloji, tıp ve bilimsel araştırma alanlarındaki
birikimlerini bir araya getiriyor.
Yüzde 100 Türk sermayesiyle Türkiye’de geliştirlen projenin
hem sağlık hem teknoloji dünyasında önemli bir kilometre taşı olacağını dile
getiren Mehmet Acar, “XRVERY ile yalnızca fizyoterapi değil, hareket,
motivasyon, rahatlama ve eğlenceli egzersiz arayan herkes için geliştirilmiş
bir platform sunuyoruz. Sanal gerçeklik (VR) ve genişletilmiş gerçeklik (XR)
teknolojilerini bir araya getiren yenilikçi bir deneyimsel internet alanı
kurduk. Platformun temel amacı, bireylere evlerinden çıkmadan,
kişiselleştirilmiş bir VR ortamında profesyonel bir fizyoterapist rehberliğinde
doğru hareketleri yapma olanağı sunmak” dedi.
Deneyimsel internet kavramını Türkiye’de ilk benimseyen ve
metaverse/spatial computing projeleriyle dünya çapında tanınan Mehmet Acar,
platformun kapsamı hakkında şu bilgileri paylaştı: “Oyun ve egzersizlerden
oluşan 100’den fazla içerik, nefes terapisi ve başlangıç seviyesi yoganın yanı
sıra, doğa yürüyüşü, şehir gezintisi, balon uçuşu deneyimleri sunuyoruz. Üç
boyutlu konserler, sinema salonu, resim ve fotoğraf galerilerinin bulunduğu
XRVERY’de, günlük egzersizleri motive edici ortamlar ve oyunlaştırılmış
fiziksel aktiviteler gibi deneyimler de bulunuyor. Platform, halihazırda Türkiye,
Amerika ve İngiltere’de sağlık profesyonelleri tarafından kullanılıyor. Meta,
Pico, Apple Vision, Samsung gibi markaların sanal gerçeklik başlıklarıyla
uyumlu şekilde çalışıyor.”
“Fizyoterapiyi
eğlenceli ve motive edici hale getiriyoruz”
Metaverse Standards Forum’un kurucularından olan, ayrıca bu
yapının yönetim kuruluna davet edilen ilk ve tek Türk temsilcisi Mehmet Acar,
“Kullanıcıya özel kurgulanmış bir metaverse platformu olarak, özellikle
fizyoterapi alanında hem etkili hem de eğlenceli bir iyileşme süreci sunmayı
hedefliyoruz. Projemiz fiziksel, zamansal ya da bütçesel kısıtlamalar sebebiyle
fizyoterapiye erişim sorunu yaşayanlar için geliştirildi. Sağlıklı bir yaşamı daha
konforlu ve eğlenceli yapmak isteyenler için önde gelen markaların VR
başlıklarıyla uyumlu uygulama, fizyoterapiyi motive edici hale getirmenin yanı
sıra hareketlerin doğru yapılması konusunda da çözüm sunuyor” şeklinde konuştu.
Sağlık yazılımlarında
dışa bağımlılığı azaltacak
Platformu hayata geçirirken, egzersiz ve fiziksel
hareketleri eğlenceli ve doğru yapmak isteyen herkesi hedeflediklerini belirten
XRVERY Kurucu Ortağı Prof. Dr. Çağatay Öztürk, “Bu sistem sayesinde,
kullanıcıların fiziksel hareketleri, giyilebilir sensörler ve sanal gerçeklik
başlığı üzerinden anlık olarak izlenecek, analiz edilecek ve kişiye özel
egzersiz senaryoları oluşturulacak. Oyunlaştırılmış içerikler ve deneyimsel
ortamlar sayesinde hastaların tedaviye uyumu artacak, klasik egzersizlerin
sıkıcılığı ortadan kalkacak. Sistem, evde kullanım senaryolarına da uygun
olacak şekilde geliştirilecek. Böylece kırsal bölgelerde veya hareket
kısıtlılığı olan bireylerin de fizyoterapiye erişimi kolaylaştırılacak.
Türkiye’de ilk defa bu kapsamda geliştirilecek XR tabanlı fizyoterapi
platformu, sağlık yazılımları alanında dışa bağımlılığı azaltarak hem kamu hem
özel sektör için ölçeklenebilir bir çözüm sunacak” ifadelerini kullandı.
“Impact of Artificial Intelligence and Virtual Reality on the
Rehabilitation of General Patients and Patients Undergoing Surgical Treatment”
başlıklı çalışmalarının, saygın uluslararası dergi Health Sciences Review’da
yayımlandığını belirten XRVERY Kurucu Ortağı Mehmet Acar, sözlerini şöyle
tamamladı:
“XRVERY’nin kurucu ortaklarından biri, dünyada organ nakli
ve hayvandan insana karaciğer üretimi konusunda öncü kabul edilen bir bilim
insanı olan, Uluslararası Xenotransplantasyon Derneği’nin Seçilmiş Başkanı ve
Chicago Loyola Üniversitesi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Burçin Ekser. Diğeri ise
Ulus Liv Hospital ve İstinye Üniversitesi’nde Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. Çağatay Öztürk. Omurga cerrahisi ve rehabilitasyon
alanında dünyanın önde gelen isimlerden biri, aynı zamanda Ahbap Derneği Yönetim
Kurulu Üyesi. Türkiye’den çıkan ve dünyaya örnek olacak bir teknolojik başarı
ve sağlıkta dijital dönüşüm hikayesi yazdık. Ordu’da birlikte büyüyen, alanında
uzman üç çocukluk arkadaşı olarak güçlerimizi birleştirdik.”
XRVERY Kurucu Ortağı Prof. Dr. Çağatay Öztürk, “Dışarıdan
herhangi bir fon, yatırım ya da destek almadık. Platformu sadece kendi
birikimlerimiz, inancımız ve özsermayemizle geliştirdik. Bundan sonraki
süreçlerde bize katılacak yatırımcılara veya işbirliklerine kapımız sonuna
kadar açık” ifadelerini kullandı.
XRVERY Kurucu Ortağı Prof. Dr. Burçin Ekser ise “Hem
teknoloji hem de sağlık alanında sosyal sorumlulukla harmanlanmış bir
girişimcilik modelini en üst seviyelere taşımayı amaçlıyoruz. Projemiz,
ilerleyen dönemde yaşlı bakım merkezlerine yapılması planlanan bağış destek
programlarıyla sosyal katkı yaratmayı da hedefliyor. Ayrıca, küresel dijital
sağlık pazarına açılabilecek büyük bir potansiyele sahip. Özellikle spor
kulüpleri ve rehabilitasyon merkezlerine yönelik olarak yurt dışı satış
hedefliyoruz” dedi.