Bir çocuğa farklı bir nedenle çekilen akciğer filmi ya da bilgisayarlı tomografide tesadüfen saptanan küçük bir lezyon, ailelerin aklında pek çok soru işareti oluşturabiliyor. Uzmanlar ise bu durumun, doğru değerlendirildiğinde çoğu zaman kontrollü ve güvenli bir şekilde yönetilebildiğini vurguluyor. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Özkan Demirhan, çocuklarda görülen soliter pulmoner nodüllerin yetişkinlerden çok farklı özellikler taşıdığını ve bu nedenle ayrı ele alınması gerektiğini belirtti.
Soliter pulmoner
nodül nedir?
Soliter pulmoner nodül hakkında bilgi veren Prof.
Dr. Özkan Demirhan, “Akciğer dokusu içinde yer alan, çevresi net olarak
seçilebilen ve 3 cm’den küçük tek bir lezyon olarak tanımlanır. Bu nodüller
çoğu zaman herhangi bir şikâyete yol açmaz ve başka bir nedenle yapılan
görüntülemeler sırasında fark edilir. 3 cm’den büyük benzer oluşumlar ise
“akciğer kitlesi” olarak adlandırılır ve farklı bir yaklaşım gerektirir.” Dedi.
Çocuklarda en sık
neden: Enfeksiyon
Prof. Dr. Demirhan çocukluk çağında akciğer grafisinde veya
akciğer tomografisinde görülen yuvarlak opasitelerin en yaygın nedeninin
enfeksiyonlar olduğunu belirterek, “Özellikle küçük çocuklarda görülen yuvarlak
pnömoni, çocuklara özgü bir zatürre türüdür. Akciğer yapısının henüz tam
gelişmemiş olması nedeniyle enfeksiyonlar yuvarlak bir görünüm alabilir. Bu
tablo çoğu zaman uygun tedaviyle tamamen düzelir ve kalıcı bir sorun bırakmaz.
Yuvarlak pnömoni genellikle 8 yaşından sonra nadir görülür.” Şeklinde konuştu.
Ayırıcı tanı neden
önemli?
Dr. Özkan Demirhan ayırıcı tanının önemine
değinerek şunları söyledi:
Çocuklarda akciğerde görülen yuvarlak lezyonlar farklı
nedenlere bağlı olabilir. Ayırıcı tanıda;
• Akciğer apseleri
• Enfeksiyona bağlı granülomlar
• Doğuştan gelen akciğer yapısal farklılıkları
• İyi huylu tümörler
• Çok nadiren de kötü huylu tümörler
yer alır. Bu nedenle her nodül çocuğun genel durumu ve
klinik bulgularıyla birlikte değerlendirilmelidir.
Kötü huylu olasılığı
ne kadardır?
Prof. Dr. Özkan Demirhan, bu konuda bilimsel verilere
değinerek, “Çocuklarda primer akciğer kanseri son derece nadirdir. Akciğerde
görülen kötü huylu lezyonların büyük çoğunluğu, başka bir kanserin akciğere
yayılması şeklindedir. Çalışmalar, tesadüfen saptanan pulmoner nodüllerde kötü
huylu olasılığın düşük olduğunu göstermektedir. Özellikle çocuğun genel durumu
iyi ise ve nodül küçükse, çoğu vakada yakın takip yeterli olmaktadır.”
İfadelerini kullandı.
Her nodül için ileri
tetkik gerekir mi?
Dr. Özkan Demirhan verdiği bilgilere şu sözlerle
devam etti.
Her nodül için hemen bilgisayarlı tomografi veya girişimsel
işlemler planlamak doğru değildir. Çocuklarda radyasyon maruziyetinin uzun
vadeli etkileri mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Burada amaç, gereksiz
tetkiklerden kaçınırken, gerçekten ihtiyaç duyulan durumları da atlamamaktır.
Takip ve tetkik kararı; nodülün boyutu, şekli, zaman
içindeki değişimi ve çocuğun tıbbi öyküsü dikkate alınarak verilir.
Hangi durumlarda daha
yakından izlem gerekir?
Bazı bulgular, daha ayrıntılı değerlendirme ihtiyacını
doğurabilir:
• Uzun süren ateş, kilo kaybı gibi genel belirtiler
• Bağışıklık sistemi ile ilgili hastalıklar
• Tekrarlayan enfeksiyon öyküsü
• Daha önce tanı almış bir kanser öyküsü
Bu durumlarda izlem ve tetkik planı daha dikkatli
oluşturulur.