Sağlık Bakanlığı Avrupa Birliği (AB) ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Aziz Alper Biten, "2025 yılında, 3 farklı kıtadan 11 ayrı ülkeyle toplam 18 anlaşma imzaladık" dedi.
Sağlık Bakanlığı Avrupa Birliği (AB) ve Dış İlişkiler Genel
Müdürü Aziz Alper Biten, "2025 yılında, 3 farklı kıtadan 11 ayrı ülkeyle
toplam 18 anlaşma imzaladık. Bu anlaşmalar, sağlık teknolojileri, Ar-Ge
çalışmaları, sağlık bilgi sistemleri, tıbbi cihaz ve ilaç temini sağlık
yatırımları, sağlık politikaları geliştirilmesi, sağlık turizmi, yabancı sağlık
personeli eğitimi, yabancı hasta tedavileri, acil-afet müdahaleleri gibi birçok
başlığı içermektedir." dedi.
AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Biten, Türkiye'nin sağlık
diplomasisi alanında yürüttüğü çalışmalara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Sağlıkta dönüşüm süreciyle bugünkü sağlık sisteminin
temellerinin atıldığını belirten Biten, Türkiye'nin güçlü sağlık altyapısı,
modern hastaneleri ve ileri teknolojileriyle sağlık alanında hizmet, bilgi ve
teknoloji ihraç eden küresel bir aktör haline geldiğini, edindiği tecrübeler
sayesinde de küresel sağlık yönetiminde proaktif ve söz sahibi bir ülke
konumuna ulaştığını dile getirdi.
Türkiye'nin, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Birleşmiş
Milletler (BM) başta olmak üzere birçok uluslararası kuruluşla yakın işbirliği
yürüttüğünü aktaran Biten, bugüne kadar 152 uluslararası metne katkı
sağlandığını ve 26 uluslararası anket ve çalışma için veri paylaşımı
yapıldığını kaydetti.
Biten, son yıllarda Türkiye'nin bu kuruluşlarla ilişkilerde
yalnızca katılımcı değil söz sahibi bir ülke olduğunu vurgulayarak, Türk ve
İslam dünyasındaki çeşitli örgütlerle de kapsayıcı ve birleştirici bir
anlayışla işbirliklerini sürdürdüklerini ifade etti.
Sağlığın artık uluslararası diplomasinin en kritik
unsurlarından biri haline geldiğine dikkati çeken Biten, sağlık sistemini
yönetebilme kapasitesine sahip olmanın, devletlerin uluslararası itibarını,
nüfusunu, güvenliğini, ekonomik dayanıklılığını etkiler hale geldiğini söyledi.
Biten, Türkiye'nin, sağlık alanındaki tecrübelerini uluslararası
alanda paylaşarak ülkelerin sağlık sistemlerinin kapasitesinin artırılmasına
katkı sunduğunu belirterek, "Bugüne kadar 100 ülke ile 309 anlaşma ve
mutabakat imzaladık ve yeni vizyonumuz çerçevesinde ülkelerle işbirliklerimizi
destekleyen anlaşma ve protokollerle ortak çalışmalarımızı artırmaya gayret
ediyoruz. 2025 yılında, 3 farklı kıtadan 11 ayrı ülkeyle toplam 18 anlaşma
imzaladık. Bu anlaşmalar, sağlık teknolojileri, Ar-Ge çalışmaları, sağlık bilgi
sistemleri, tıbbi cihaz ve ilaç temini sağlık yatırımları, sağlık politikaları
geliştirilmesi, sağlık turizmi, yabancı sağılık personeli eğitimi, yabancı
hasta tedavileri, acil ve afet müdahaleleri gibi birçok başlığı
içermektedir." diye konuştu.
Biten, bu yıl içerisinde Arnavutluk, Özbekistan, Mali, Endonezya,
Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Kosova, Moğolistan, KKTC ile tecrübe
paylaşımında bulunulduğunu ifade etti.
Türkiye'nin birçok ülkede tıbbi operasyonlara ve sağlık
eğitimlerine de destek verdiğini dile getiren Biten, Recep Tayyip Erdoğan-Bişkek
Kırgız Türk Dostluk Hastanesi'nde böbrek ve karaciğer nakillerinin
gerçekleştirildiğini, yereldeki sağlık profesyonelleriyle tecrübe paylaşımı ve
eğitimler yapıldığını aktardı.
Suriye'nin yeniden yapılanma sürecinde Türkiye'nin sağlık
alanında aktif rol üstlendiğini dile getiren Biten, "Suriye'nin sağlık
insan gücünün planlanması ve geliştirilmesi, koruyucu sağlık hizmetlerinin
güçlendirilmesi ve dijital sağlık konularında sağlık altyapısının yeniden
inşasına destek veriyoruz." dedi.
"Afet ve
acillerde bütün gücümüzle yer alıyoruz"
Biten, tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi döneminde
tecrübe edilen küresel sağlık tehditlerinin önemli halk sağlığı sorunları
olduğunu belirterek, "Afetlere ve acil durumlara hazırlıklı olma, sağlık
güvenliği açısından önemle çalıştığımız bir alan. Hem içeride hem dışarıda
olası afet ve acillerde bütün gücümüzle yer alıyoruz." dedi.
İnsani sağlık yardımlarının da Sağlık Bakanlığı tarafından
koordine edildiğini aktaran Biten, Sudan'da kolera salgınında, Afganistan'da
deprem sonrasında, Suriye sürecinde ve Gazze krizinde Türkiye'nin sağlık
hizmeti sunulduğunu ifade etti.
Biten, Gazze'de tahliyelerin başlamasından bu yana çok
sayıda Filistinli hasta ve refakatçisine sağlık hizmeti verildiğini belirterek,
"Yurt dışında faaliyet gösteren dostluk hastanelerimizin diplomatik
süreçlerini yönetiyor ve bunun yanında talep eden ülkelere diğer sağlık yardım
çalışmalarımızla destek veriyoruz." dedi.
Ülkesinde tedavisi mümkün olmayan yabancı hastaların da
ilgili yasal mevzuatlar çerçevesinde tedavilerinin gerçekleştirildiğini dile
getiren Biten, Türkiye'nin sağlık turizminde de uluslararası alanda tercih
edilen bir destinasyon olma hedefleri doğrultusunda çalışmaların sürdürüldüğünü
söyledi.
"Küresel sağlık
gündemini yakından takip ediyoruz"
Biten, proje bazlı çalışma kültürünü benimsediklerini ifade
ederek, bu kapsamda da en önemli paydaşlarından birinin AB olduğunu belirtti.
AB ve Sağlık Bakanlığı arasında "Bulaşıcı Hastalıklarla
Mücadele, İklim Değişikliği, Kanserle Mücadele, Acil ve Afetlerde İşbirliği,
Ruh Sağlığı ve Göç Sağlığı" alanlarında ortak projeler geliştirdiklerini
aktaran Biten, "Küresel sağlık gündemini yakından takip ederek özellikle
ülkemizin faydalanabileceği uluslararası kaynakları ve olası işbirliği
fırsatlarını değerlendiriyoruz. Genel müdürlük olarak dönüşen, gelişen dünya
sağlık yönetiminde tecrübelerimizi dünyaya aktarırken aynı zamanda iyi uygulama
örnekleri ve güncel gelişmeleri yakından takip ediyor ve bakanlığımız ilgili
birimleri üzerine köprü görevinde bulunuyoruz." dedi.
Kaynak: AA