Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, "Sağlık gerçekten kutsal bir meslek. Sağlık hizmeti verirken hekim, hemşire, paramedik ve ATT'si özveriyle, fedakarca bu hizmeti veriyor. Biz bu durumları olağanüstü durumlarda görüyoruz. Bizler, sağlık ve sosyal hizmet çalışanları masa başında oturan çalışanlar değiliz. Sahada bilfiil çalışan meslek gruplarıyız" dedi.
Sağlık-Sen ve Gazi Üniversitesi iş birliğinde düzenlenen, 'Ulusal Acil Sağlık Hizmetleri Kongresi', Memur Sendikaları Konfederasyonu Genel Merkezi'nde düzenlendi. 2 gün süren kongrede eş zamanlı 6 oturum ve çalıştaylar yapıldı, teorik ve uygulamalı kurslar verildi.
Sağlık-Sen
Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, sosyal sendikacılık ilkesiyle yola
çıktıklarını belirterek, "Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının özlük
haklarını geliştirmek, genişletmek amacımız ama aynı zamanda sağlık ve sosyal
hizmet çalışanlarının çalışma koşullarına, eğitimine katkıda bulunmak amacıyla
çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Sosyal sendikacılık ilkesi gereği mottomuz;
'Üyeden gelen üyeye gider.' Yani, 'Bir sendika üyesinin, ödediği aidatının
nereye gittiğini görmesi gerekir' dedik ve otellerimizle, sosyal
faaliyetlerimizle bunu ortaya koyuyoruz. Burada şunu özellikle belirtmek
istiyorum; şu an burada ATT, paramedik, hekim ve hemşire arkadaşlarımız
ağırlıkta. Sağlık-Sen Genel Merkezi olarak, şube başkanları ve
teşkilatlarımızla oturduk ve bir karar verdik. Ankara'ya vaka getiren 112
çalışanlarımızın, sendikasına bakılmaksızın Sağlık-Sen otellerinden ücretsiz
faydalanmasına karar verdik. Bakın bu dünyada ilk kez yapılıyor. Her sendika,
indirim de yapsa üyesinden belli bir miktar ücret alıyor ama biz burada 112
eğer Ankara'ya vaka getiriyorsa, Sağlık-Sen otellerinin kapıları ardına kadar
açık ve hangi sendikaya üye olduğu ile ilgili bir sorgulama yapılmaksızın
hizmet veriyor" ifadelerini kullandı.
"Paramedik lafzının yasalarla benimsenmesini talep edeceğiz"
Ücretsiz
otel hizmeti sayesinde sağlık çalışanlarına dinlenebilme imkanı sunduklarını
sunan Doğan, bu uygulamayı Türkiye genelinde yaygınlaştırmayı amaçladıklarını
ekledi.
Doğan,
Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının sağlık çalışanlarının
yaşadığı özlük ve mali sorunları çözmesi gerektiğini kaydederek, "Sağlık
gerçekten kutsal bir meslek. Sağlık hizmeti verirken hekim, hemşire, paramedik
ve ATT'si özveriyle, fedakarca bu hizmeti veriyor. Biz bu durumları olağanüstü
durumlarda görüyoruz. Bizler, sağlık ve sosyal hizmet çalışanları masa başında
oturan çalışanlar değiliz. Sahada bilfiil çalışan meslek gruplarıyız. Deprem
oluyor biz varız, sel oluyor biz varız; yani bütün olağanüstü durumlarda sağlık
ve sosyal hizmet çalışanları var. Paramedik arkadaşlarımız var; özellikle
'paramedik' kelimesini kullanıyorum. Önümüzdeki günlerde de bu 'paramedik'
lafzının yasalarla benimsenmesini talep edeceğiz" diye konuştu.
"Ambulansların bir an önce değişmesi gerekiyor"
Doğan,
112 çalışanlarının koşulları ile ilgili saha araştırması yaptıklarını söyledi
ve araştırma sonuçlarını paylaştı. Doğan, "112 ambulanslarının teknik
sorunlarıyla ilgili sorular sorduk. '112 ambulansları eski, kalite
standartlarına uygun değil, tamire giden araç geri gelmiyor, bu durum da sahada
sıkıntılara ve sistemin aksamasına yol açıyor' gibi sorunlardan bahsediyorlar.
Ben buradan Sağlık Bakanlığı'na seslenmek istiyorum. Sahada ambulanslar artık
kullanılmaz hale geliyor. Araçlarda yüksek kilometreler oluşuyor. Bir an önce
ambulansların değişmesi gerekiyor. Daha güzel, daha verimli hizmet verilmesi
için bu çalışmanın bir an önce yapılması gerekiyor" dedi.
"Yemek ücretleri artırılmalı"
Doğan
ayrıca 39 meslek grubunda yaşanan sorunları, Toplu Sözleşme masasına
getireceklerini ve sorunların çözümü için Sağlık-Sen'in gayret göstereceğini
vurgulayarak, "112 çalışanlarımızın sorunlarından bir tanesi yemek
ücretleri. Yemek ücretleri yoktu, Sağlık-Sen Toplu Sözleşme’de yemek ücretini
kazanım olarak aldı. Ancak ülkemizdeki enflasyonist artıştan dolayı yemek
ücretleri çok komik bir rakam haline geldi. Daha önce 112 çalışanlarımız,
riskli birim teşvik primi kapsamındaydı ama şu anda teşvik kapsamından
çıkarıldı. Mutlaka 112 çalışanlarımızın riskli birim düzeyinde
değerlendirilmesi gerekiyor. Yemek ücretlerinin güncellenmesi, artırılması
gerekiyor; çünkü bizim diğer meslek grupları gibi yemek yeme şansımız yok. Tam
yemeğe oturuyorsunuz, bir anons ile vakaya çıkıyorsunuz. Nerede, hangi ortamda
yemek yiyeceğiniz belli değil. O yüzden 112 çalışanı arkadaşlarımızın yemek
ücretleri ile kılık kıyafetlerinin düzgün bir şekilde verilmesi gerekiyor"
değerlendirmesinde bulundu.