Aydın’da Ege Bölgesi’nin endemik
bitkileri ile yaptığı doğal bilimsel formülasyonlarl adından söz ettiren ve ADÜ
Teknokent’te sürdürdüğü çalışmaları ile 18 ayrı patente sahip olan Karya Farma
HBX Ar-Ge Kurucusu Hakan Başlık, Büyük İskender’den günümüze uzanan ve
unutulmaya yüz tutan asırlık şifa sırlarını ortaya çıkarmaya çalıştıklarını
belirtti.
İnsanlığın var oluşundan bu yana bir çok medeniyete ev
sahipliği yapan ve üzerinde 23 antik kenti barındıran Karya Medeniyeti’nin
varlığını sürdürdüğü Aydın’da çalışmalarını sürdüren Karya Farma HBX Ar-Ge, 23
antik kentin tarihinde saklı kadim bilgiler ve eski metotları kullanarak şifa
formülleri oluşturduklarını ileri sürdü.
Çalışmalarında elde edip patentini aldıkları ürünleri antik
bilgilerle sentezleyerek elde ettiklerini kaydeden Karya Farma HBX Ar-Ge
Kurucusu Hakan Başlık "Binlerce yıl önce Kraliçe Ada’nın Büyük İskender’e
emanet ettiği ezoterik öğretileri, bugün modern bilimin ışığında şifa formülüne
dönüştürme gayreti ile çalışıyoruz. Çok ciddi yol aldık. Tarihin izlerinden
kopmadan tıp dünyasının dikkatini çekmeyi başardık" dedi.
"Bir kraliçenin
emaneti, bir komutanın mirası olarak görüyoruz"
Çalışmalarında, M.Ö. 334 yılında Büyük İskender’in Halikarnassos seferi
sırasında Kraliçe Ada tarafından evlat edinilmesi olayını incelediklerini ve
burada sağlıkla ilgili gizemli bilgilerin de yer aldığını kaydeden Başlık,
"Karya’nın 23 kentinde nesilden nesile aktarılan iksir (ilaç) formülleri,
taş kodları ve bitkisel uygulamaları nadir kişiler tarafından bilinir. Karya
Farma Ar-Ge ekibi, bu gizemli bilgileri modern biyoteknoloji ile yorumlayarak
bir formülasyon geliştirdi. İçeriğinde zeytin yaprağı, incir özü, propolis,
yılan balığı lipidleri ve frekans bazlı enerji aktarımı bulunan bu formülasyon;
kanser, bağışıklık hastalıkları, cilt rahatsızlıkları gibi birçok alanda umut
vadediyor. Özellikle yılan balığının rejeneratif özellikleri, Karyalıların
‘ölümsüzlük taşıyıcısı’ dediği geleneksel bilgisini bilimsel verilerle
destekliyor. Bu bilgiler, Karya Farma’nın laboratuvarlarında bilimsel
metotlarla analiz edilerek sentezlendi. Bölgemizde bulunan antik kentler sadece
arkeolojik alanlar değil, aynı zamanda moleküler hafızanın saklandığı şifa
kodları olarak görüyoruz" diyerek ortaya çıkan formülün yalnızca modern
tıbbın değil, geçmişin kadim sırlarının da bir yansıması olduğunu kaydetti.